Ada Anaokulları Rehberlik Birimi
Yapılan araştırmalar insan ilişkilerinde yüz ifadelerinin büyük ölçüde önemli olduğunu göstermektedir. 7 aylık bir bebeğin de yüz ifadelerini ve ses tonlarını koordineli olarak kullanabildiği, 1 yaşına basmadan önce de öfke, korku, mutluluk gibi duygusal tepkileri gösterebildikleri görülmektedir. Duyguları anlama ve duygusal tepkilerin zenginleşmesi sosyal deneyimleri de beraberinde getirir. Bebeğin duygusal tepkilerini gösterme amacıyla sergilediği gülümseme, ses çıkarma, dokunma, bakma, ağlama, diğerlerinin davranışlarını taklit etme gibi davranışlar birer sosyal davranış olarak ortaya çıkar ve yaşın ilerlemesi ile daha fazla çeşitlilik kazanır.
İlk çocukluk dönemindeki çocuk (2-6 yaşlar arası) bağımsız olarak bir şeyler yapmaya başlar. Bedensel ve dil gelişimi bağımsız olarak hareket etme isteğini arttırır. Kendi kıyafetlerini seçmek, giymeye çalışmak, isteklerde bulunmak, kararlar verebilmek, arkadaşlarını seçmek..gibi. Bu dönemde çocukların bağlanma davranışları azalır ve çocuk kendini güvende hissettiği ortamlarda bağlılık geliştirdiği kişiye, ki bu kişi çoğunlukla annedir, ihtiyacı yokmuş gibi davranabilir. Ancak tanımadığı bir ortama girdiğinde, kendini güvende hissedinceye kadar yine annesinden yardım isteyecektir. Çocuğun ilk toplumsallaştığı kurum olan aileden sonra akranlarıyla etkileşimi ve arkadaş ilişkileri de sosyalleşmede belirleyici unsurlardır. Bu noktada oyun davranışları sosyal gelişimlerinin bir parçası halini alır. İlk çocukluk dönemi itibariyle çocuk, ailesi dışındaki kişilerle özellikle de yaşıtlarıyla nasıl bir sosyal İlişki kuracağını, nasıl beraber olacağını öğrenmeye başlar.
Okul öncesi eğitim kurumları da çocukların sosyal ilişki kurma becerilerini geliştirmesine yardımcı olur. Birçok arkadaşla bir arada olma, farklı etkinliklerde bulunabilme, paylaşmayı öğrenme olanağı bulma açısından okul öncesi dönemde çocuklar dahafazla sosyal etkileşim içerisine girebilmektedir. www.adaanaokulu.com.tr