Çocuklar belirli bir gelişim evresine geldikleri zaman, artık kendisinin ve potansiyellerinin farkına varırlar. Bu süreç sonrasında şu sözcükleri onlardan sıkça duyma ihtimalimiz artmaktadır ; “Bu benim!”, “İstiyorum!”, “Bana ne’. Aileler arasında oldukça yoğun yaşanan sorunların başında oyuncak ve eşya paylaşım konusu ağır basmaktadır.
Çocuklara paylaşmayı öğretmek, çocuk gelişimi uzmanları yada ailelerin en çok zorlandığı alanların başında gelmektedir. Özellikle küçük yaş grubundaki çocuklar, bilişsel gelişimlerinin bir sonucu olarak etraflarındaki tüm canlı ve cansız nesnelerin kendisine ait olduğunu düşünebilir ve eşyalarla bu denli bir bağ kurabilirler.
Kendilerinin olduğunu düşündükleri eşyaları başka birisine vermek ve de onun geri gelmeyeceği endişesini hissetmesi ile birlikte paylaşma konusu bir adım daha zor hale gelir. Fakat bu durumun gelişim sürecinin bir parçası olduğunu ve geçici olduğunu bilmek, yaşadığı duyguyu yönetemeyen bir yaş döneminde olmasının farkında olabilmek, bu süreci çok daha sağlıklı bir şekilde atlatmasına yardımcı olabilmektedir. Ayrıca paylaşmayı öğrenmenin zaman gerektiren bir durum olduğunu unutmamak gerekiyor.
Sahiplik kavramını öğretin
Bu süreçte sahiplik kavramıyla her şeyin ve de herkesin kendisine ait olmadığını anlayabileceği kelimeler ve baskı içermeyen bir üslup ile izah etmek paylaşmayı öğretmenin ilk aşaması olarak görülebilir.
-Evet canım bu senin tabağın, bu da benim tabağım.
-Yeşil kalem senin, kırmızı kalem abinin
-Senin oyuncaklarını topladık, şimdi arkadaşının oyuncaklarını toplayalım…
-Çocuklara, anlaşılabilir ifadelerle paylaşmanın önemini açıklayarak erkenden paylaşmalarını kendinizde örnek olarak öğretebilirsiniz. Küçük çocuklarda paylaşımının önemi konusunda beraberce okuyabileceğiniz birkaç kitabı da evinizde bulundurabilirsiniz.
Teşvik Edin
Çocuklarınız paylaşmaya yönelik davranışlar sergilediğinde onlara samimi takdirlerde bulunarak paylaşmaya teşvik ettiğinizde, yaptıkları çabayı görüp teşekkür ettiğinizde, buna dair davranışları çoğalttığını gözlemleyebilirsiniz.
Örnek Olun
Çocuklar öncelikle ailelerini taklit ederek öğrenirler. Bu sebeple de çevrenizle yapacağınız paylaşım davranışlarıyla çocuklarına doğru model olabilir, paylaşımcı olmanın değerini ve paylaşan kişiyi mutlu ettiğini en iyi ona davranışlarınızla anlatabilirsiniz.
Tüm bunlara dikkat ediyor olmanıza rağmen hala çocuklarda davranış değişikliği yaşamıyor olabilirsiniz. Bu gibi durumlarda neler yapılabilir?
Zaman dilimi belirtin: Belli bir eşyanın paylaşılması gerektiği bir durumda kum saati vb. zamanı belirlemek için kullanılabilecek bir cihaz kullanabilir ve çocuklarınıza bu süreçte eşyanın kendisine geri döneceğine dair bilgi verebilirsiniz.
Al-ver oyunu oynayın: Çocuğun oynadığı oyuncağı kısa süreliğine ondan size vermesini isteyin. Biraz oynayın ve inceleyin sonrasında çocuğa geri verin. Çocuk oyuncakların geri alınabileceğini öğrensin.
Arkadaşlarına hediye almayı deneyin: Özel günler ve özellikle çocuklar için doğum günleri çok önemlidir. O günün gelmesini heyecanla beklerler. Arkadaş çevresine de hediye alırsanız, oyuncakların, hediyelerin sadece ona özgü olmadığını da öğretmiş olursunuz.
*Tüm bu durumları anlaması ve öğretilerin davranış değişikliğine sebep olabilmesi için çocukların en azından dört yaşında olması gerektiğini ve bu sürecin de tüm diğer gelişim aşamaları gibi desteklendiğinde sağlıklı olarak aşılabileceğini unutmamanız gerekir.